Sayfalar

30 Haziran 2011 Perşembe

Taraftar Çıldırdı! Lauro'yu istemiyor!


Galatasaray taraftarı senelerdir çözülemeyen kaleci sorununa Lauro transferi ile çözüm aranmasına büyük tepki gösterdi. Taraftar forumlarından çığ gibi büyüyen tepki sonunda bir internet sitesi açılarak ifade edildi.

Açılan internet sitesine Lauro transferine eleştiriler getirilmiş. Lauro'nun yediği hatalı gollere ve Lauro'nun kariyerine yer verilmiş. İşte o internet sitesi;

http://www.wedontwantyoulauro.com/

Mondragon'un ayrılmasıın ardından boşalan kaleci pozisyonunda daha önce bir çok isim denenmişti ; De Sanctis , Leo Franco , Ufuk Ceylan , Aykut Erçetin , Orkun Uşak , Robinson Zapata... Ancak bu isimler taraftarı ciddi anlamda hüsrana uğrattı. Artık kalede sorun yaşamak istemiyor Galatasaray taraftarı. İşte internet sitesinde yer alan metin ;

"Takımımızın yıllardır en zayıf noktalarından olan kaleci problemimizi çözmek için üstün! uğraşlar sonucu bulunan, dünya yıldızı Lauro efendiyi İS-TE-Mİ-YO-RUZ!!!"

Buffon , Akinfeev , Van der Saar , Muslera , Pepe Reina , Viktor , Doni derken 31 yaşındaki adı pek duyulmayan Lauro ile anlaşılması taraftarın sabrını taşırdı. Büyük bir kaleciyle anlaşacağını açıklayan Ünal Aysal bu transferi hemen veto etti. İbrenin tekrar Muslera ismine döndüğü gelen haberler arasında.

Ünal Aysal'a duyulan güvenin azalması üzerine , Fatih Terim ve Ünal Aysal bir görüşme yaptı. Fatih Terim istediği oyuncuların listesini yönetime bildirdi. Ünal Aysal da transferi hızlandırmak çalışmalara aralıksız devam ediyor.

Abdullah YAVUZ

Transferlerden Notlar

Transfer döneminde uzun bir süreyi geride bıraktık. Bu süreçte yerli ve yabancı bir çok yıldız oyuncu transferi gerçekleşti. İşte minik minik notlarlar transferler ;

  • Umut Bulut , 3.8 Milyon Euro karşılığında Fransa’nın önemli ekiplerinden Toulouse’a transfer oldu. Bir sezon önce de Umut’a talip olan hatta Umut’un Liverpool- Trabzon maçında oynayamamasına sebep olan bu transfer sonunda gerçekleşti. Umut , Avrupa’da ülkemizi temsil etmek istediğini ve çok mutlu olduğunu açıkladı.
  • Mehmet Yıldız Es Es’te. Yiğidoların önemli forveti Mehmet Yıldız Eskişehirle 1+1 yıllık kontrat imzaladı. Bülent Uygun’la tekrar çalışmak istediğini ve büyük işlere imza atacaklarını söyledi.
  • De Gea , yaklaşık 22 Milyon Euro karşılığında Manchester United’lı oldu. Genç kaleciye Manchester United cephesinden şüpheyle bakıldığını söylemek mümkün. Ancak De Gea kalitesini kanıtlamış bir isim. Atletico Madrid ile bir Uefa Avrupa Ligi kazanmıştı. Bu yaz da U21 milli takımıyla Avrupa Şampiyonu olmuştu.
  • Vincent Enyeama ve Dimitri Payet Lille’de. Njerya milli takımının kalecisi Enyeama ile anlaşan Lille , 24 yaşındaki orta saha oyuncusu Payet ile de kontrat imzaladı. Real
  • Real Madrid , 18 yaşındaki genç stoper Raphael Varane ile 6 yıllık bir kontrat imzaladı.
  • Atletico Madrid , Miranda , Adrian ve Gabi transferlerinden sonra 24 yaşındaki Silvio ile anlaştı. Silvio’nun bir önceki takımı ise Sporting Braga idi. 24 yaşındaki oyuncu savunmada görev yapıyor.
  • Fenerbahçe de ise transfer gündemini Yobo ve orta sahaya yapılacak takviye oluşturuyor. Yobo konusunda mutlu sona yaklaşıldığı ifade ediliyor. Orta sahaya alınacak oyuncu da her gün yeni bir isim duymak mümkün.
  • Galatasaray’da kaleci transferi yılan hikayesine döndü. Son olarak Abdürrahim Albayrak , Lauro ile anlaştıklarını söyledi. Ancak resmi bir açıklama gelmedi.

Abdullah YAVUZ

25 Haziran 2011 Cumartesi

Bir Başarı Öyküsü : André Villas-Boas

André Villas-Boas , kariyerine henüz 16 yaşındayken başlamıştı. Yaptığı futbolcu analizleri komşusu Sir Bobby Robson'un dikkatini çekti ve kendisi Porto gözlemci ekibine alındı. Bobby Robson'la arası iyi olan Boas , Robson'ın desteğiyle 17 yaşında UEFA C sertifikası almaya başardı.

 

Henüz 21 yaşındayken Birleşik Krallık Virgin Adaları Millî Futbol Takımı'nı çalıştırdı. 

 

2003 yılında Porto'da Jose Mourinho'nun yardımcılığını yaptığında henüz 26 yaşındaydı. 2009 yılına kadar Mourinho ile birlikte çalıştı. Bu dönemde bir Uefa Kupası , bir Şampiyonlar Ligi , 4 ulusal lig şampiyonluğu yaşamıştır. Artık kariyerinde ilerleme kararı alan Boas , Portekiz Ligi ekiplerinden Académica'nın başına geçti. 

 

Ligin son sırasındaki Académica'yı hızla yükselişe geçirdi ve sezonu 10. tamamladı. Oynattığı futbolla dikkati çeken Boas , Lig Kupasında da yarı finale yükseldi. Sezon sonunda adı Sporting Lizbon ile anılsa da bu transfer gerçekleşmedi. 2 Haziran 2010'da Porto ile anlaşmaya vardı.

 

Porto'nun başında ilk kupasını Süper Kupa finalinde Benfica'yı 2-0 mağlup ederek kazandı. Sezon sonunda Porto ile namağlup şampiyonluk yaşayan Boas rekorları alt üst ediyordu. UEFA Avrupa Ligini de kazan Boas bu kupayı kazanan en genç teknik direktör ünvanına da sahip oldu. Bunun yanında bir çok rekora daha imza attı ;

 

  • Porto tarihinin yenilmezlik rekoru. 36 resmî maç boyunca hiç yenilmeyerek kulüp tarihinin rekorunu kırdı. Rekor daha önce 33 maç ile José Mourinho'da idi.
  • Bir Portekiz kulübünün bir sezon boyunca Avrupa kupalarında üst üste aldığı en çok galibiyet. (14)
  • 30 maçlı sezon boyunca Portekiz Süper Ligi'nde toplanan en yüksek puan.(84)
  • Portekiz Süper Ligi'nde bir sezondaki en uzun galibiyet serisi. 
  • Lig ikincisine atılan en büyük puan farkı.(21) 
 
Yakın bir zamanda Chelsea ile 3 yıllık sözleşme imzalayan Andre Villas-Boas kupaları İngiltere'de kovalayacak.

Abdullah Yavuz

17 Haziran 2011 Cuma

3-5-2'yi Tersten Oynamak

Galatasaray Forlan , Reyes , Ujfalusi , Selçuk , Ceyhun ve Elmander transferlerini tamamladı. Bu transferlerin ardından Galatasaray'da yeni sezon , gelecek yeni oyuncular ve sistem tartışmaları başladı. Bu yazımda Galatasaray'ın yeni sezondaki muhtemel sisteminden ve alınması gereken yeni oyunculardan bahsetmek istiyorum.

Fatih Terim'e sistemi sorulduğunda verdiği genel cevap ; 3-5-2'yi tersten oynamak der. Ne demek 3-5-2 'yi tersten oynamak? Bu sistemde sürekli yer değiştiren 3 forvet oyuncusu , 3 orta saha oyuncusu , sürekli hücum yapan ve orta alanı 5'leyecek 2 bek oyuncusu ve çok dikkatlı 2 stoper mevcut olmalı. Şimdi bu sistemi görelim ;


Bu sistemde temel hedef orta alanı kalabalık tutmak , topu kaybettiğin yerde presle kazanmak ve sürekli rakip alanda kalmak. Takım hücumdayken bekler çıkıp orta alanı beşleyecek  ve stoperlerde orta alana kadar gelip oyunu daraltacak. Problem de tam burada çıkıyor. Savunma arkasına atılan toplardaki zaafiyet rakiplerin en önemli kozu olacaktır. Stoperdeki oyuncuların kondisyonu ve konsantrasyonu ciddi anlamda üst düzeyde olmalı.

Şimdi de Galatasaray'ın alınması gereken oyuncularla birlikte bu sistemi nasıl oynacağına bir göz atalım ;
Kaleci : Aykut ve Ufuk . Alınacak iyi bir yabancı kaleci buradaki sorunu çözecektir. Aykut ve Ufuk da iyi yedek kaleciler olacaktır.

Stoper : Servet , Ujfalusi , Gökhan Zan . Bu pozisyonda sezon içinde sıkıntı yaşamamız mümkün. Gökhan Zan zaten belirsiz bir oyuncu. Ujfalusi ve Servet ise oldukça ağır bir ikili. Bu pozisyona yerli veya yabancı iyi bir takviye şart.

Sol Bek: Hakan , Çağlar. Fatih Terim'in tutuğu sol beklerden Hakan ve Çağlar. Hocanın desteğiyle çok daha iyi oynayacaklarına inanıyorum.Transfer olacağını sanmıyorum.

Sağ Bek : Sabri , Serkan. Sabri Sarıoğlu bu poziyonda gerçekten Fatih Terim'in beğendiği oyunculardan ve onun aradığı atak bir bekte bulunması gereken tüm özellikler Sabri de mevcut. Ancak yedek oyuncu sorunundan bahsediliyor. Ama ben biraz farklı düşünüyorum.  Serkan bu poziyonu ihtiyaç olduğunda gayet iyi kapatıyor. Transfer önceliği olan bir pozisyon olarak görmüyorum.

Defansif Orta Saha : Lorik Cana , Mustafa Sarp , Ayhan ,Ceyhun Gülselam. Bol alternatifli görünse de yetersiz bir pozisyon. Eğer ki Cana ile yollar ayrılırsa kesinlikle yabancı bir defansif orta sahaya ihtiyaç duyulabilir. Adı geçen Muntari ve Cambiasso süper transfer olur. Ayhan - Mustafa Sarp ikilisinden birinin kadroda tutulması gerektiğine inanıyorum. Bu da Mustafa Sarp olmalı. Takıma enerji katacaktır.

Orta Saha : Selçuk İnan , Culio , Yekta . Bu oyuncu oyunu iki yönlü oynaması gereken isim. bu poziyonun as ismi şüphesiz Selçuk İnan. Culio da iyi bir yedek olacaktır. Yekta ise bu pozisyon da joker oyuncu olacaktır.

Oyun Kurucu : Emre Çolak , Yekta Kurtuluş. Sanırım listedeki isimlerin yetersizliği sizin de dikkatinizi çekmiştir. Bu pozisyonu ciddi anlamda transfer gerekiyor. Kaleci ile birlikte öncelik burada olmalıdır. Kallström ve Ederson isimlerinin adı geçmekte ancak durumları belirsiz. Bir alternatif de bu poziyonda Arda Turan. O oyun kurucu rolünü üstlenirse Galatasaray hücum hattının kanatlarına bir takviye yapması gerekecek.

Forvet(Sağ) : Pino , Kazım , Arda , Aydın Yılmaz. Arda aslında sol açık oyuncusu ancak Reyes transferi ile birlikte onun sağ tarafta düşünüleceğini düşünüyorum. Ancak Arda'nın sağ kanat performasnı tartışılır. Pino ise oyun zekasından yoksun bir oyuncu. Pino'nun ve Aydın'ın satılıp bir yerli , bir yabancı oyuncu alınması Galatasaray'ın gücüne güç katacaktır. Keita stilinde bir yabancı ve Volkan Şen gibi bir sağ açık oyuncusu kadroyu ve oyunu zenginleştiri.

Forvet (Sol) : Arda , Reyes . Arda 3 pozisyon için aynı  anda alternatif. Ancak bu pozisyon için Reyes daha uygun olur. Amam bu pozisyonda da alternatif sıkıntısı mevcut. Yerli bir sol açık oyuncusu Fatih Terim'in elini rahatlatır ; Olcan Adın , İbrahim Akın gibi.

Santrofor : Forlan , Elmander , Baros , Stancu. 4 yabancı golcü bir forma için savaşmalı mı? Tabiki hayır. En az bir , bana kalırsa 2 oyuncu ile yollar ayrılmalı. Gitmeye yakın isimler sırayla Stancu ve Baros. Stancu bir takıma kiralanabilir. Daha genç bir oyuncu. Baros ise Galatasaray'a maddi açıdan getireceği külfet sebebiyle satılmalıdır.  Forlan ve Elmander yeterli olur. Olmadı Kazım da bu pozisyona alternatif olabilir.

Evet değerlendirme sona erdi. Şimdi eldeki yabancı oyuncuları ve yapılması gereken transferleri yazalım ;

Yabancılar : Ujfalusi , Cana , Culio , Reyes , Pino , Forlan , Stancu , Baros , Elmander. ( Toplam 9)

Yapılması Gereken Transferler ;
1) Oyun Kurucu
2) Kaleci
3)Cana ile yolların ayrılması halinde ; Defansif Orta Saha
4) Yerli Kanat Oyuncusu
5) Stopere Takviye
6) Pino'nu gitmesi halinde ; Sağ Açık

Yeni sezon öncesi son durum böyle  Biraz uzun ama hayli detaylı bir değerlendirme oldu. Bizi izlemeye devam edin.

Abdullah YAVUZ

16 Haziran 2011 Perşembe

Reyes , Forlan ve Ujfalusi Galatasaray'da!

Galatasaray transferde beklenen hamleyi yaptı. Reyes , Forlan ve Ujfalusi transferlerini tamamladı! Evet şimdi bu transferleri tanıyalım.

Jose Antonio Reyes? 27 yaşındaki İspanyol yıldız oyuncu , listedeki inanamadığım oyunculardan biri. Yaşı henüz genç ve çok diri bir oyuncu. Galatasaray'da çok şeyi değiştirebilecek bir yıldız. Hem forvette hem forvet arkasında hem de sol açıkta oynayabilen oyuncu çok yönlülüğyle de dikkat çekiyor. Geçmişine bakıldığında Real Madrid , Arsenal gibi takımlar bulunan Reyes , İspanya Milli takımında da 21 Maç oynayıp 4 gol attı. Böyle bir Reyes'i tartışmak sanırım yersiz. O sezon içinde 20 maçı çok rahat oynayabilen bir oyuncu. Hem karakteri hem tekniğiyle Arena'yı ayağa kaldıracaktır. Hoşgeldin JOSE ANTONIO REYES!

  Diego Forlan? 2010 Dünya Kupası'nın tartışılmaz en önemli yıldızıydı Forlan. 5 gol atıp altın ayakkabıya da ortak olmuştu. Müthiş sol ayağı , enfes frikikleri , sürati , gücü, liderlik kabiliyeti , uzun şutları , tekniği , son vuruşları ... Onun yeteneklerini saymakla bitiremeyiz. Takımın lokomotifi olacaktır. Kariyerine bakıldığında  ; Manchester United , Villareal ve Atletico Madrid gibi önemli takımlar var. Uyum sorunu yaşayacağını sanmıyorum. Çünkü onun yapısı biraz farklı. Hem lider hem de delici bir golcü. Oyun içinde hırsıyla da dikkatleri üzerine çeker. Ancak beyefendi kişiliğinden hiç taviz vermeyen , hakemlerle diyaloğa girmeyen bir isim.  Ciddi anlamda çok çok önemli bir transfer. Milli takımının da en özel isimlerinden biri olan Forlan ; 74 maçta 29 gol attı. Saha içinde arkadaşlarını motive etmesi , takımı ateşlemesiyle tanınan Forlan , takım içinde Arda'ya da oldukça yardımcı olcaktır. Bu ligde eğer sakatlık veya herhangi problem olmazsa en az 20 gol atacağına inanıyorum.Eğer ki takım arkadaşları Arda , Reyes ve Elmander ile iyi anlaşabilirse mükemmel işler başarabilir. Hoşgeldin FORLAN!

Tomas Ujfalusi? 33 yaşındaki Çek savunma oyuncusu. Savunmanın hem ortasında , hem de sağında görev yapabiliyor. O da çok yönlü bir oyuncu. 33 yaşına rağmen oldukça diri bir oyuncu. Bir sezonda 30 maçı çok rahat yapabilen ve istikrarlı bir oyuncu. Aynı zamanda lider ruhlu bir oyuncu ve Çek Cumhuriyeti'nin de kaptanı. Kariyerine bakıldığında Fiorentina , Atletico Madrid ve Hamburg gibi takımlar bulunmakta. Sağ bek pozisyonunda oynadağında oldukça sürekli bir performans sergileyen oyuncu , stoper pozisyonunda da kora kor mücadele etmeyi becerebilen bir yıldız. Topu oyuna sokma yeteneği de vasatın üzerinde. Galatasaray savunmasını tek başına sırtlayabileceğine inanmıyorum. Ancak yanına yapılabilecek bir takviye ile çok daha iyi bir performans sergileyebilir. Hoşgeldin UJFALUSİ!

İşte Galatasaray'ın yeni yıldızları böyle. Galatasaray yabancı transferinde yolu yarıladı diyebiliriz. Şimdi kaleci ve orta sahaya yapılabilecek takviyeler kaldı. Yeni gelişmeler oldukça blog güncellenecektir.

Resmi açıklama da geldi ;

Bizi izlemeye devam edin.

Abdullah YAVUZ

15 Haziran 2011 Çarşamba

Yüzyılın Yalanı : Mete Serdar Çoban

Adı Real Madrid'le anılan Mete Serdar Çoban'ın kim olduğunu merak etmiyor musunuz? Evet biz de merak ediyoruz.

Çıkan haberlerde Mete'nin Real Madrid'le anlaştığı , hatta Bernabeu'yu gezip fotoğraflar çektirdiği yazıldı çizildi. Evet 
Serdar Mete ; Inter , West Ham  ve Galatasaray alt yapılarında oynamış. 94' doğumlu 1.73 boyunda solbek oyuncusuymuş. Lakabı : Sol ayaklı Maicon 'muş. Ama nasıl oldu da 6 sene Inter altyapısında oynayan bir Türk'ü fark edemedik? Ünü İspanya'nın Marca gazetesine kadar yayılan Mete Serdar kimdi gerçekten? Real Madrid 4. Türk'ü alacak mıydı?

Bunu merak eden Fanatik gazetesi yazarları bu konuyu araştırdı ve çıkan sonuç tek kelimeyle "inanılmaz". Tüm bunlar hayal ürünü. Evet yanlış duymadınız hayal ürünü. İşte Fanatik gazetesindeki haber ;

"Önce Galatasaray’a sorduk, “Mete diye biri siz de hiç oynadı mı?” diye. Onlar, böyle birini hiç tanımadıklarını söyledi. Daha sonra İnter’in Futbol Akademisi’ni aradık. Telefonda karşımıza çıkan yetkiliye kendimizi tanıttıktan sonra “Mete Serdar Çoban’ı soracaktık?” deyince hemen, “O bir yalancı. Böyle biri asla İnter’in altyapısında oynamadı ve tesislerimize hiç ayak basmadı. Bu haberi kimin yaptığını bilmiyoruz” cevabını verdi. Real Madrid’li yetkiller de, “Böyle bir transfer hakkında bir bilgimiz yok. Sadece denenmeye çıkmış olabilir!” ifadelerini kullandı. 30 yılı aşkın İngiliz futbolunu yakından takip eden ve Londra’da yaşayan temsilcimiz Edip Adanır ise “Böyle birini hiç duymadım” dedi. "

Ciddi anlamda şaka gibi bir haberle karşı karşıyayız.Böyle bir sahtekarlık uzun zamandır ne görüldü ne duyuldu. Başka futbolcuların gollerine kendi atmış gibi yayımladı , resimler çektirdi , imza dağıttı. Olmaz böyle şey dedirtti. Türk gazetecilik tarihine geçti. Gülsek mi ağlasak mı bilemedik . Ama şu bir gerçek ki ; Fanatik gazetesini gönülden kutlamak gerek.

İşte sahtekarlığın kanıtları ;
Sahtekarlığın Resimleri
Kendini Tanıttığı Golleri 

Abdullah YAVUZ

13 Haziran 2011 Pazartesi

Bobo Gider , Bebe Gelir

Beşiktaş , Manchester United'da forma giyen 21 yaşındaki Bebe'yi kiralık olarak renklerine bağladı . Onun hikayesi diğer Manchester'da oynayanlardan biraz farklı.

İşte Bebe'nin şaşırtan hikayesi ;

Bebe , 2 sene önce Portekiz'in 2.lig Estrela da Amodora'da top koşturmaktaydı. O sıralarda kulübü büyük bir mali krize girdi ve Bebe'yi sadece 100.000€ 'ya satmak istediler. Bu şekilde biraz gelir elde etmek istediler. Ancak olmadı. Bebe'ye talip çıkmadı. Ardından sezon sonunda serbest kalan Bebe, Portekiz 1.Lig takımlarından Vitoria Guimares ile kontrat imzaladı. Henüz maç yapmadan Avrupalı scoutların dikkatini çekti , başta Manchester United'ın scoutu olmak üzere. Ve geçen yaz 7.500.000€'ya Manchester'lı oldu. İşte 6ay önce 100.000€'ya satılamayan Bebe , böylece bir dünya kulübünde oynamaya başladı. Bu da Bebe'nin şaşırtan hikayesi.


Şimdi ise Beşiktaş ile anlaşmaya vardı. Bebe forvette ve kanatlarda kullanılabilen 1.90 boyunda sprinter bir oyuncu. Onu pek fazla izleme fırsatımız olmadı. Zaten şu ana kadar ki toplam kariyerinde 36 maça çıkıp 6 gol atmış. O tam bir kara kutu

Bence Beşiktaş bu transfer ile bir kumar oynadı. Bebe'nin ne yapacağını kimse bilemez. Muhtemelen 6+2+2'nin son +2si için düşünülmüştür zaten. Tabi Forlan isminden sonra Bebe'nin alınması Beşiktaşlıları pek doyurmamıştır. Ancak Beşiktaş zaten Mustafa Pektemek ile buradaki sorunu çözmüştü. Bebe'nin neler yapacağını zaman gösterecek..


Abdullah YAVUZ

Premier League Sezonun Maçı : Newcastle 4-4 Arsenal!

Premier League'de sezonun maçı seçilen Newcastle - Arsenal maçı. Premier League'in hikayesi olan maçlarından biri. Newcastle 4 - 4 Arsenal , izlemeye ne dersin ?

12 Haziran 2011 Pazar

Marsilya 2011/2012 Sezonu Formalarını Tanıttı!

Fransa'nın köklü takımlarından Marsilya yeni sezon forma tasarımlarında bir hayli şaşırttı. Özellikle mavi tondaki formasının üzerindeki desenlerle sporseverlere ilginç bir tasarım sundu. İşte o formalar ;



Abdullah YAVUZ

Ceyhun Gülselam Galatasaray'da!


"Bir forma bir insana bu kadar yakışır." dedirten bir fotoğraf.

Muhtemelen Fatih Terim'in isteğiyle gerçekleşen ilk transfer. Alt yapı eğitimini Almanya'da alan Ceyhun , Galatasaray'la 3 yıllık sözleşmeye imza attı. Barış Özbek yolları ayıran ; Mustafa Sarp , Cana ve Ayhan ile de yolları ayrımayı planlayan Galatasaray için ilaç gibi transfer.

Ceyhun'un artıları - eksileri?

Henüz 23 yaşındaki Ceyhun, orta sahada defansif olarak oynayan , ancak hava toplarındaki hakimiyeti ve uzaktan etkili şutları ile fileleri havalandırabilen bir oyuncu. Trabzon'da as oynamamasına rağmen attığı 10 gol bunun bir göstergesi. Ceyhun'un boyu 1.93 ve fiziksel olarak oldukça kuvvetli. Gerek stoperde gerekse defansif orta sahada oynayabilmesi onun bir diğer artısı. En önemli eksisi topu oyuna sokma kabiliyeti. Klasik yerli orta saha problemi. Ancak Ceyhun'un Almanya alt yapılı olması sebebiyle bunu daha rahat aşabileceğine inancım sonsuz. Trabzon'da Selçuk ile birlikte oynaması da bu sorunu aşmasına yardımcı olacaktır.

Galatasaray'da şans bulabilir mi?

Bu sezon Galatasray'da sıkça şans bulacağına inanıyorum. Eğer Cana satılırsa o pozisyona bir yabancı transferi gerçekleşmesi muhtemel. Gelecek yabancı oyuncu ile  forma rekabetine girecek ve uzun lig maratonunda 15-20 maç oynayacaktır. Eğer Cana satılmazsa , forma şansını daha yüksek buluyorum. Cana'nın sık sakatlanan ve kolay kart gören bir oyuncu olması sebebiyle daha sık forma şansı bulacaktır.

Fatih Terim - Ceyhun Gülselam?

Hatırladığımız gibi ona milli şansı veren teknik adam Fatih Terim'di. Bu Ceyhun'un özgüveni ve performansı üzerinde şüphesiz etkili olacaktır. Geçen sene yerli oyuncu sıkıntısı yaşayan Galatasaray için hem geleceğe dönük , hem de bugün fayda sağlayabilecek olması sebebiyle 10 numara transfer. Hoşgeldin CEYHUN GÜLSELAM!

Abdullah YAVUZ

10 Haziran 2011 Cuma

Gökhan İnler'in Şaşırtan Futbol Kariyeri


Gökhan İnler , Udinese'de forma giyen Türk asıllı İsviçreli orta saha oyuncusu. Yaşı 27. Futbolla ilgilenenler 2010 Dünya Kupası'nda onu yakından tandılar. Lider ruhlu , savaşcı , güçlü ve iki yönlü bir oyuncu. Gerek pasları gerek uzaktan şutları ile rakipleri için korkulu bir rüya. Rakibi orta alanda karşılar ve rakibin oyununu bozar. İlla ki birine benzetmek gerekirse Mascherano'ya benzeteliebilir. Dünya Kupası'nda İspanya-İsviçre maçında gösterdiği üstün performansla takımının galibiyetinde önemli rol oynamıştı.Şimdilerde adı Napoli , Juventus ve Türk takımlarıyla anılır oldu.

Peki ya bugünlere nasıl geldi Gökhan?

Şüphesiz ki bu hiç de kolay olmadı. Gurbetçi bir babanın oğluydu. Babasının desteğiyle futbola başladı. Temel eğitimini İsviçre'de tamamladı. Ardından kendini futbola adadı . Altyapıyı Balıkesirspor'da aldı. Ardından Fenerbahçe'de denendi. Ancak Daum beğenmedi ve gönderilmesini istedi. Ardından Beşiktaş'ta denendi ancak yine olmadı. Gökhan sonunda Türkiye'den vazgeçip İsviçre'ye döndü. FC Aarau'ya transfer oldu. 2006 yılında FC Zurich'e gitti. Burada 2 sene İsviçre şampiyonluğu yaşadı ve kariyerinin zirvesini yaptığı Udinese'ye gitti.


Neden İsviçre Milli Takımını seçti?

Bu soru Gökhan'a sorulduğunda verdiği cevap : "Türk milli takımından hiç bir teklif gelmedi". Gökhan kendisinin bir seçim yapma durumu olmadığını , zaten Türk milli takımında teklif gelmediğini söylüyor. Doğal olarak İsviçre Milli Takımını seçtiğini söylüyor. Hem şaşırtıcı hem de pişmanlık verici. Şimdi böyle bir yıldızın bize ne derece katkı vereceğini düşününce hayıflanmamak elde değil. Şimdi çıkıpta kimse Guus Hiddink'e kızamaz , Avrupa'daki Türklerle ilgileniyorum deyince.

Evet beğenmedik seni de Gökhan. Tıpkı Nuri'ye , Mevlüt'e yaptığımız gibi sana da şans vermedik doğru düzgün. Şimdi sen de Juventus'a , Napoli'ye git ki ; başını duvarlara taşlara vursun vaktiyle seni beğenmeyenler. Umarım çok daha önemli işlere imza atar , çok daha iyi başarılar elde edersin.

İşte Gökhan'ın sayısız uzaktan gollerinden biri ;


Abdullah YAVUZ

6 Haziran 2011 Pazartesi

Ersan Gülüm "Bedava"dan Biraz Pahalı!

Adı Galatasaray ile de anılan Ersan Adem Gülüm sonunda Beşiktaş ile anlaştı. Yılan hikayesine dönen transfer , Ersan'ın Beşiktaş'ta oynamak istediğini belirtmesiyle büyük ölçüde sonuçlandı. Peki ya Ersan ne kadara alındı?

Resmi sitede yapılan açıklama : "Oyuncu Ersan Adem Gülüm’ün transferi konusunda Adanaspor Kulübü ile anlaşma sağlanmış olup; sözleşme fesih bedeli olarak Adanaspor Kulübü’ne 2.000.000 Euro ödenecektir. Ayrıca oyuncunun 2011-2012 ve 2012-2013 sezonlarında Süper Lig, Türkiye Kupası ve UEFA Kupası karşılaşmalarında yer almasına bağlı olarak Adanaspor’a sezon başına 1.000.000 Euro’ya kadar ek ödeme yapılabilecektir."  

Ciddi anlamda şaka gibi bir bedele alındı Ersan. Sidnei , Egemen ve Ersan ile savunmadaki sorunları çözmek isteyen Beşiktaş yönetimi doğru ve başarılı hamlelere imza atıyor. Ersan alınabilecek en kaliteli yeri isimlerden biriydi. Umarm Beşiktaş'ta ve gelecekte milli takımda başarılı olur.


Abdullah YAVUZ

5 Haziran 2011 Pazar

Beşiktaş Alt Yapısı ve Furkan Şeker

Furkan Şeker , Beşiktaş altyapısında oynayan 19 yaşındaki defans oyuncusu. Aynı zamanda 19 yaşaltı milli takımımızda görev almakta.

5 Haziran 2011'de oynanan U19 Türkiye-Almanya maçında izleme fırsatı bulduğum genç stoper oldukça dikkatimi çekti. Özellikle topu oyuna sokma kabiliyeti ile diğer Türk stoperlerden hızla sıyrılıyor. Bir yerli stoperden beklenmeyen 35-40 metrelik isabetli pasları görünce çok şaşırdım. Attığı paslar , oyunu okuma kabiliyeti Pique'yi ciddi anlamda aratmıyodu.

Bununla birlikte pozisyon bilgisi de inanılmaz iyi. Servet , Toraman , Zan vs gibi stoperlerin yaptığı komik hataları , yapmayacağına inanıyorum. Oyundaki konsantrasyonunu görseniz siz de bana hak vereceksiniz.  Hata yapsa bile süratı ile 2.hamleyi de yapabilecek sürate sahip bir oyuncu. Tek dez avanatajı boyu sanırım. Tam net olarak bilmemekle birlikte 1.75 civarı boyu var.

Bursaspor altyapısında oynayan bir başka oyuncu  Muhammed Demir de turnuva'nın yıldızlarından. Almanya maçında attığı enfes frikikle gözlerin pasını sildi. 3. maçındaki 6.golüne imza attı. Beşiktaşlı , Sezer Özmen biraz ağır olmakla birlikte hava toplarındaki etkisi ile yıldızını parlattı.

Beşitaş alt yapısı gerçekten önemli isimler yetiştiriyor. Gelecekte bu isimler beklenen patlamayı yapabilirse hem kulüpler düzeyinde , hem de milli takımlar düzeyinde önemli başarılar bizi bekler.

 Abdullah YAVUZ

Drogba Gelecek Dertler Bitecek (!)

Çok uzun bir süredir Drogba'nın adı Galatasaray'la anılır oldu. Galatasaray taraftarı büyük bir heyecan içinde , internet başında kamp kurmuş durumda. Yazılan şiirler mi dersiniz , yapılan besteler mi? Tam bir Drogba çılgınlığı. Peki ya 33 yaşındaki Drogba gelecek , dertler bitecek mi?

Drogba çok özel bir oyuncu ancak ben Galatasaray'ın çok daha büyük sorunları olduğunu düşünüyorum. Hadi Drogba geldi diyelim , hali hazırda 3 yabancı golcü ( Stancu , Baros , Elmander) de elimizde mevcuttu. Bunlarda 1 veya 2 tanesi yollar ayrılması gerekecek . Yani bir kriz daha çıkacak çünkü 4 yabancı hakkını forvette kullanmak mantıklı gelmiyor bana.

Drogba'ya ayrılacak bütçe ile ondan çok daha genç ve çok daha uzun vadeli bir transfer bana daha mantıklı geliyor sanki. Bugün Drogba'yı buraya getirmek ve 2 sene oynatmak 15 milyon Euro'dan ucuza olmayacaktır. O paraya daha genç ve başarıya aç oyuncular alınmalı. Eğer hedef gerçekten uzun vadeli bir başarı ise..

Bir süredir adı anılan Cisse ismini almak tek kelimeyle hüsran olur. 5 maçta bir ayak bileği kırılan bir oyuncuyu almak hatalardan ders alınmadığını gösterir. Zaten Fatih Terim'de Cisse'yi istemediğini açık bir şekilde belirtti. Adı geçen isimlerden Mevlüt Erdinç mükemmel transfer olur. Hem yerli hem genç hem kaliteli. Eğer ki Mevlüt olmayacaksa bile yaşı 30'a dayanmamış ve dinamik bir golcü alınması en matıklısı.

Drogba transferi gündemi meşgul ederken söz verilen kaleci transferi de gecikmeye başladı. Buffon , Akinfeev derken şimdi de Muslera. Adı anılan kaleciler çok iyi kaleciler ama kolay transfer olacaklarını düşünmüyorum. Hele ki Buffon ismine de sadece gülüyorum. İyi bir kaleci ile anlaşmak için biraz daha beklenirse Aykut-Ufuk ikilisine kaleyi 'emanet' edip , her zaman ki klişeyi dile getiririz: " Türk kalecilerine güvenmeliyiz"

Ünal Başkan'ın bir an önce transferleri halletmesini umuyorum. Eğer geç kalınacak olursa geçen seneki transfer hüsranını bir daha yaşamamızın söz konusu olabilir.

Abdullah Yavuz

Futbolda Değişmesi Gereken Kurallar

Futbolda değişmesi gereken kural da olur mu demeyin. Getçekten futbolun güzelliğine zarar veren , onu zevkli bir oyun olmasını engelleyen kurallar var kanımca. Şimdi bunları inceleyeceğiz.

 1) Penaltı + Kırmızı Kart
Hepimizin bildiği gibi son adam rakibine oyun kuralları dışında bir faul yaparsa kırmızı kartla cezalandırılır. Bu olay ceza sahasında olursa karar penaltı ve kırmızı kart olur. Peki ya bu kural ne kadar adil? Zaten penaltı verilerek bir avantaj sağlanmış oluyor rakibe , bir de kırmızı kart verilerek oyunun tadı tamamen kaçırılıyor. Bu kural bir çok maçı zevksiz hale getiriyor . Bununlar birlikte , hakemi aldatmaya yönelik davranışlara bu tür pozisyonlarda  sıkça rastlanıyor. Çünkü fahiş bir kazanç sağlanıyor penaltıyı kazanan takıma. Kısa bir zaman için de değişmesini istediğim kurallardan biri..

2) Deplasman Golü
Dünyada deplasman kavramı yavaş yavaş etkisini yitirirken böyle bir kural da etkisini yitirmeli kanımca. Barcelona İngilizlerin mabedi Wembley'de Manchester'ı 2-0 yenebiliyorsa ; Schalke San Siro'da Inter'e 5 atabiliyorsa böyle bir kurala gerek olduğunu düşünmüyorum. Dünyada artık tribün baskısı ve ya taraftar desteği profesyonel topçuyu etkilememeli. Etkilese bile daha makül çözümler bulunmalı diye düşünüyorum. Deplasman golü bir takımı şampiyon yapmamalı , tur atlatmamalı.

Abdullah YAVUZ

1 Haziran 2011 Çarşamba

Real Madrid 2011-2012 Formaları Tanıtıldı!

Real Madrid yemi sezon formalarında , altın sarısı çizgileri tercih etti. Özellikle deplasman forması çok şık. Ancak yaka tasarımnı beğenmedim. Real Madrid forması ağırlığında değil.

Ev Sahibi Forması:



Deplasman Forması:  



İşte fotoğraflar:





Abdullah YAVUZ